Bizden Haberler

19.07.2018 Etkinlik ve Çalışma Programı Özeti

1- Bursa Koza Kadın Derneği Yönetim Kurulundan Sn. Gülderen Sağlam başkanlığında 4 yönetim kurulu üyesi Sn. Necla Türemen, Emine Doğru, Nukhet Filizoğlu  Erdek Ticaret Odasının Pazar filesi ördürme projesi hakkında bilgi almak Derneğimizle gerçekleştirilecek projeler konusunda görüşmek üzere 19.07.2018 tarihinde 2 günlük çalışma ziyareti için Erdek ilçemize geldiler.

Derneğimizi temsilen Başkan Yrd. Attila Kaya ve Koordinatör  Bahadır Yasa ekibe dahil oldular. Sabahki görüşmelerde misafir dernek üyeleri kendilerini ve file projesinden beklentilerini dile getirdiler.

Öğleden sonra Ticaret Odamız genel sekreteri Dilek hnm.’la Bir araya gelen grup Coğrafi işaretli Ballıpınar kırmızı soğanı için örülecek Pazar fileleri ile kadın istihdamına katkı sağlanması konusunda görüş alışverişi gerçekleştirdi. Dilek Hanımın yaklaşımı Koza Kadın Derneği yöneticilerini çok olumlu yönde etkiledi.

Toplantıda Bursa’lı kadınların, engelli okullarının file örme konusundaki istekliliklerinin belirlenmesi, bu çalışmaya fon ve sponsor bulunması konusunda beyin fırtınası gerçekleştirdi.

Toplantı sonrası Durum değerlendirmesi yapan guruba Dernek bşk Yrd. Attila Kaya Bursa özelinde ve genelde mevcut fon kaynakları konusunda bilgilendirme yaptı. Özellikle İŞKUR, Halk Eğitim Merkezi imkanlarının zorlanması, Nilüfer belediyesi ile ortak proje geliştirme, Ziraat, Deniz,Halk ve Vakıf bank bölge müdürlerinin ziyaret edilerek projeye destek talep edilmesi ve sosyal sorumluluk projelerine sıcak bakan BURSA’lı tekstil sanayicilerinin ziyareti gibi konular katılımcılar tarafından ilgi ile kaydedildi.

Daha sonra derneğimizin bu günlerde üzerinde çalışmayı ve gönüllü programına dahil etmeyi planladığı Şahinburgaz (Çayağzı) Rahibeler deresi Alabalık çiftliği projesi Attila Kaya tarafından katılımcılara anlatıldı. Koza Kadın Derneği üyeleri projeye çok ilgi duydular 20.07.2018 tarihinde yapılan görüşmeler sonrası çiftlik ziyareti yapılarak projeyi yerinde dinlemeye ve nasıl katkı sağlayacakları konusunda görüşmeye yapmaya karar verildi . Ancak Çiftlik Sahibi Sn. Kemal Uğur beyin denetimde olması nedeniyle çiftlik ziyareti gerçekleşmedi


2- İzmir Romanlar Derneği Başkanı Abdullah Cıstır 19.07.2018 tarihinde Erdek ilçesi ziyareti sırasında Derneğimizin de kuruluşunda destek verdiği Uluslar arası Erdek Romanları (UER-DER) derneğini ziyaret ederek başkanımız Yaşar Demirörs ile tanışmak ve çalışmalar hakkında bilgi almak istediklerini bildirdiler. Romanlar olarak ROMANCA (kültürel ve Sosyal Politika Dergisi) adı verilen Romanların çıkardıkları ve 5 yıldır yayınlanan derginin romanların yaşamlarını ve siyasal taleplerini gündeme taşıdığı konusunda bilgileren veren Sn. Cıstır Erdek ve bölge özelinde roman örgütlenmesi ve projeler konusunda Yaşar başkan ve derneğimizin görüşlerini dinledi. Karşılıklı espirilerin yapıldı hoş bir görüşme oldu. Özellikle siyasi alanda, sosyal politikalar alanında bilmediğimiz konularda fikir sahibi olmamızı sağladı.


3- Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Başkanlığı ile yapılan görüşmeler sonrası bölgemizde Deniz ve Deniz Ekosistemlerinin korunması çalışması kapsamında Erdek Dalış Kulübü, Erdek Balıkçılar kooperatifi görüşmeleri sonrası Marmara Denizinde 1954 yılından beri çalışmalar yürüten MAREM (Marmara Denizinin Değişen Oşinografik Şartlarının İzlenmesi Projesi –Marmara Eviromental Monitoring Project) proje ekibiile gerçekleştirdiğimiz yazışmalar sonrası MAREM proje Gemisinin 19 Temmuz Gecesi Erdek Limanına demirlemesini fırsata çevirerek Proje yürütücüleri olan Sn Biyolog Levent Artüz ve Projenin Bilgisayarı Sn. Bülent Artüz ile uzun ve bilgilendirici bir sohbet gerçekleştirmek imkanı bulduk. 1954 yılından beri gerçekleştirilen çalışmaların 2006 yılından itibaren Sevinç & Erdal İnönü vakfının devir almasıyla daha düzenli yürütülmesi sayesinde Marmara Denizindeki kirliliğin ve Biyolojik çeşitliliğin takibinin gerçekleştirildiği konuşuldu. Ekip Derneğimize çalışmalarımızda kaynak olarak kullanabileceğimiz 2017 senesi Çalışma verilerini içeren bir yayın verdiler.

Görüşmelerimizde  özellikle Yerel yönetimler ve Devlet tarafından da savunulan Derin Deniz Deşarjının Kirliliğin temel nedeni olduğu dile getirildi. Eğer atıklar söylendiği gibi arıtılmış ise neden sulama kıtlığı çeken ülkemizde arazilerin sulamasında kullanılmaz, arıtılmışsa neden nehirlerimize verilmez. Verilen yerlerde arıtılmanın yapılmadığı gerçeği gözler önüne seriliyor. Son dönemler hayata geçirilmeye çalışılan ERGENE Nehrinin Derin Deniz Deşarjı ile Marmara’ya verilmesi ile ölüm ilanın resmen  ilan edilmesi olacağı konuşuldu.

Bilindiği gibi MERİÇ-ERGENE Havzasından çıkan arıtılmış (????)  suların Marmara denizine derin deniz deşarjı ile atılması amacıyla Tekirdağ Derin Deniz Deşarj AŞ kurulmuş ve bakanlık bu firmanın 5 müşterek atıksu arıtma projesine onay vermişti. Şirketin tüm iddialarına karşı suyun tam biyolojik arıtma gerçekleştirilmeden verileceği konusunda bilim camiasında yaygın bir kanaat oluşmuştur. Şirket yetkililerine maden tam arıtılmış atık su olacak niye bunu kullanma suyu olarak kullandırmıyorsunuz sorusuna şirket yetkilileri bir türlü tatmin edici cevap verememektedirler.

Sistemin 2-3 ay içinde devreye alınarak Marmara’ya verileceği konuşulmuş olası senaryolar tartışılmış ve vanaların açılması halinde Erdek Denizinin en geç aralık ayında kahverengiye döneceği, deniz canlılarının çok büyük bir kısmının yok olacağı masada sorun olarak tartışıldı. Büyük mücadele ile faaliyetleri durdurulan ancak yeni yönetim sistemi içinde yandaş CENGİZ’in termik santralinin faaliyete geçmesi halinde ise Erdek ilçemizde insan yaşamının bile tehlikeye gireceği , Yine Karabiga ‘da görülen fokların mağralarının İÇTAŞ tarafından betonla doldurulduğu fokların kaderleri ile baş başa kaldığı bu konuda ODTÜ’nün bir çalışması olduğunu bu yayını da derneğimizle paylaştıklarını, Bölgemizde korunması gerek asıl unsurun Türk Deniz Hukukunca mevcut eylem planlı ile koruma alınan Posidonia Oceanica’nın (Deniz Çayırı) Fok, Deniz Mercanları ,Pinna nobilis (Pina) gibi uluslararası koruma altına alınması için kamuoyu farkındalığı yaratmak ,Karadeniz köylüleri nasıl HES’lere karşı derelerini korumaya and içtiler Marmara Denizi kıyılarında yaşayan halkın da denizimizi korumak için denize açılmaları bu yanlış gidişata dur demeleri gerektiği sonuç olarak küçük küçük koruma alanları değil Tıpkı Atatürk gibi Hattı Müdafaa yoktur Sathı Müdafa vardır. O Satıh bütün Marmara’dır. Marmara Derin Deniz deşarjlarından, sanayileşmiş şehirlerin atıklarından kurtarılmalıdır.

Marmara kıyısında yerleşik belediyelerin bulundukları yöreye ait Kent Doğa müzeleri, interaktif başvuru kütüphaneleri, Marmarayı konu alan workshop’lar , Bölgeye ait ürünler ve eşyalar için koleksiyonculuğu teşvik etmeleri çok önemli farkındalık yaratma eylemleri olacağı konuşuldu ayrıca bölgemizin envanterinin çıkarılması için üniversitelerin ilgili bölümlerinde yüksek lisans ve doktora çalışmaları için proje bazlı desteklerin sağlanması (ulaşım, konaklama, belirlenen alanlarda deniz üstü ve deniz altı çalışmalar için destek sağlanması)bölgenin arşivini ve hafızasının oluşmasına katkı sağlayacaktır.

Toplantı en kısa sürede yeniden görüşmek ümidiyle sonlandırıldı.